www.Festinocafe.com
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
www.Festinocafe.com

Festinocafe Acılmıstır.Sohbet Sitemize Sizleride Bekliyoruz.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yapSOHBET

 

 ****** ve Beşiktaş arasında

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
safac
Admin
safac


Mesaj Sayısı : 81
Kayıt tarihi : 30/03/09
Nerden : İzMiR---uRLa

Atatürk ve Beşiktaş arasında Empty
MesajKonu: ****** ve Beşiktaş arasında   Atatürk ve Beşiktaş arasında Icon_minitimeÇarş. Nis. 08, 2009 12:29 pm

Besiktas’in Kurulusu Mustafa Kemal’e Güç Verdi

“Mustafa Kemal, Erkaniharbiye’nin 3. sinifina gelmisti. Bazen sabahlara kadar uyumuyor, “Hürriyet ve istibdadi düsünüyordu. Bu arada Mektebi bitirdikten sonra kurmayi düsündügü Vatan ve Hürriyet Cemiyeti agir agir kafasinda sekilleniyor, mezun olacak arkadaslarini bu dogrultuda hazirliyordu. iste tam bu günlerde bir haber aldi. Besiktas Bereket Jimnastik Kulübü (1903) kurulmustu. Subay ve Saray’a yakin kisilerden olusan bu kurulus, Mustafa Kemal’in ilgisini iyice çekti. Nasil olmustu da Yildiz Sarayi’na yüz metre mesafedeki Osman Pasa Konagi’nda gençler biraraya gelmis; Saray hafiyelerinin gözlerinin önünde sportif faaliyetlerine girismislerdi? Mustafa Kemal’i o günlerde sportif çalismalardan çok, Saray’a karsi olusturduklari fikirler ilgilendiriyordu. Mustafa Kemal, kurucularinin Zabit, yaptiklari sporlarin güres, eskrim, gülle, aletli jimnastik, boks, halter, barfiks olmasindan dolayi da Besiktas Bereket Jimnastik Kulübü ile ilgilenmisti. Fakat O’nu daha çok ilgilendiren, bu gençlerin istibdadi yenerek biraraya gelmeleriydi. Besiktas Bereket Jimnastik Kulübü’ne bagliligi artti.”

Mustafa Kemal: “Besiktas Bereket Jimnastik Kulübü kadar olamadiniz...”

... Mustafa Kemal sam’da Vatan ve Hürriyet’i kurduktan sonra 1907 yilinda Selanik’e gelerek ittihati Terakki’ye katildi. Yaptiklari toplantida, Cemiyet’i siddetle tenkit ediyor, “Besiktas Osmanli Terbiye-i Bedeniye kadar olamadiz. Programiniz ve lideriniz yok” diyordu. iste o günleri, Mustafa Kemal’in çalisma arkadaslarindan Mithad sükrü söyle anlatiyordu:
“Gençlik, ne büyük bir kuvvetmis megerse. Damarlarimizda kan yerine alev aktigi günler, Selanik’te bütün arkadaslar hep biraradayiz. Sik sik toplantilar yapiyoruz. En büyük zevkimiz, Saray idaresine rahatça atip tutmak. Bu atip tutmalar, Padisah’a uzaktan yumruk sallamalar, bereket versin ki evimizin dört duvarini asmiyor. Yanya birahanesindeki bulusma yerimize Mustafa Kemal de sik sik geliyor.Bazen kizardi; -Besiktas Bereket Jimnastik Kulübü kadar olamadiniz – derdi.”

Besiktasli sporcularin söyledigi Mars, Mustafa Kemal’i duygulandirdi

... Çanakkale Zaferi’nin kahramani Mustafa Kemal, Edirne’de 16. Kolordu Kumandanligina tayin edildi. Mustafa Kemal, istanbul’a geldigi gün geceyi Pera Palas Oteli’nin 201 nolu odasinda geçirdi. Ertesi gün, bir yildan beri yüzünü göremedigi annesi Zübeyde Hanimefendi’nin Besiktas Kulübü yanindaki evine kostu. Mustafa Kemal evinin arka kapisindan Besiktasli sporcularin idman yaptigi sahaya çikti. Ve yine Besiktas Kulübü’ne arka kapisindan girdi. Burada bulunan idarecilere validesine gösterdikleri yakin alakadan dolayi tesekkür etti. Mustafa Kemal, Besiktas’in yeni lokaline hayran kalmisti. Kulüp lokalinde o sirada kiliç, eskrim, güres, boks idmanlari yapiliyordu. idarecilerden Cami Bey, Ahmet Fetgeri Bey, Fuat Bey kulübün 1903 kurulus günlerinden bu yana Zabit arkadaslariydi. Cami Bey, 1908 Mesrutiyet döneminde Yüzbasiliktan ayrilarak Meclisi Mebusan’a Fizan Mebusu olarak girmisti. Kulüp’te hem güresiyor, hem de bu sporun hocaligini yapiyordu. Mustafa Kemal uzun süre idarecilerle hasbihale idmanlari izledikten sonra, evine döndü.Uyumaya çalisirken, birden Besiktas Kulübü’nden bir mars söylendi. Marsi belki de yüze yakin genç ve çocuk söylüyordu. Sözleri aynen söyleydi.

Hayati süsledik izhari ittihatla bugün,
Yolunda gençligin ulvi degil miydi birlesmek.
Sebati bayragimiz yaptik, i’tilamiz için
Neticesiz ve bos olmaz sebatla hiçbir emek.
Dakikalar bize bir nagbe nisad olsun.
Kulübümüzde müceddet nücumu mevc vursun
Bu kainat bize hep gipta ediyor isar,
Biz onbir arkadasiz, lakin arkamiz daha var.
Bu zevk alemi dar zannedip de aldanalim,
Vekar hak gibi sakin, nezih ve saf olalim.
Fakat bu hal ile, kuvvet gibi cesur olalim.

Mustafa Kemal bu marsla duygulandi. Uykusu kaçmisti. Daha dün kadar yakin, yaptigi savaslari, yaninda sehit düsen er ve Zabitleri düsünüyordu. iste dinledigi bu mars’in siiri de Çanakkale’de sehit düsen Besiktas futbol takimi kaptani sair Kazim’a aitti.

“Efendiler, sizlerin ve sporcularinizin çalismalarini dikkatle izliyorum...”

... Mustafa Kemal, Akaretler Caddesi 76 numarali evinin arka bahçesine çikarak istirahat ederdi. En büyük tutkusu hasir sandalyesine oturup, agizlikli sigarasini tüttürüp, annesi Zübeyde Hanimefendi’nin pisirdigi kahveyi yudumlarken Besiktas idmanlarini seyretmekti. Bitisigindeki Besiktas Kulübü’nün arka kapisi da bu meydana açiliyordu. Mustafa Kemal burada, güres, futbol, eskrim, gülle atma sporlarini bir biri ardina takip ediyordu. iste gene böyle bir gündü. Besiktas jimnastik hocalarindan Ahmet Fetgeri, güres, Yüzbasi Fuat da eskrim derslerini vermislerdi. Mustafa Kemal onlara döndü, “Evime buyurunuz beyler” dedi. iki zabit jimnastik hocasi, Mustafa Kemal’in sundugu çaylari yudumlarken, O su konusmayi yapti:

“Efendiler,
Sizlerin ve sporcularinizin ciddi çalismalarini, çeviklik, maharetlerini uzun zamandan beri büyük bir zevkle ayrica dikkatle izliyorum.
Spordan yoksun olan bir gençlik, nasil ki vatan müdafasi sirasinda etkili olamiyorsa, insan denen varligin kafa yapisi da ne derece tekamül ederse etsin, bedeni inkisafi noksan ve yetersiz olursa, o vücut o kafayi ileriye götüremez, tasiyamaz.
Bugün bünyemizde toplayip ilmi metodlarla yetistirmeye çalistigimiz bu gençler, tam anlamda bedenen ve fikren gelistikleri zaman vatan müdafasinda, ilmi sahalarda oldugu gibi spor alanlarinda da Avrupali hasimlarina Türk’ün ölmez gücünü ispat edeceklerdir. Sizi candan kutlar, basarilarinizi her zaman duymak isterim.”

Samsun’a çikarken, Besiktas Kulübü’ne veda etti

... 16 Mayis 1919 günü sisli’deki evinden erken uyandi. Samsun’a yola çikacak olan Mustafa Kemal ögle yemeginden sonra, yanina validesi Zübeyde Hanimefendi ile yaveri Cevat Abbas beyi aldi. Akaretler caddesindeki evine geldi. sisli’deki pansiyon olarak tuttugu evde otururken, Besiktas’daki evinde de kiraci olmaya devam etti. Bitisigindeki Besiktas Kulübü’nün hocalari, sporculari ve Zabit arkadaslari Mustafa Kemal Pasa’yi ugurlamak üzere kapisinin önüne yigildilar.
Pasa, “Validem Hanimefendi’yi sizlere bir kez daha emanet ediyorum. Gözüm arkada kalmasin” dedi.
Mustafa Kemal Pasa son kez, annesinin elini sokak kapisinda öpüp ona sarilirken, Besiktaslilar haykiriyordu;
“Kalbimiz seninle Pasam. Bizi unutmayiniz”
Mustafa Kemal Pasa otosundan: “Mutlaka... Mutlaka” diyerek el salliyordu.

Zübeyde Hanim: “Pasa Hazretleri beni Kulübü’ne emanet etti...”

Mustafa Kemal Pasa’nin Samsun’a çikisindan günler sonraydi...
Zübeyde Hanimefendi’nin Besiktas Akaretler Caddesindeki evinin kapisini iki genç hanimefendi çaldi. Kapiyi Zübeyde Hanim açti. Onlari görünce sevinçle içeri buyur etti.
Bu iki genç hanima kendi eliyle pisirdigi kahveleri ikram ederken ilk sözü, misafirlerinden daha yasli olani aldi:
“Ziyaretimize hem sizin ellerinizi öpmek, hem de bir ihtiyaciniz olup olmadigini sormak için geldik” dedi.
Zübeyde Hanim tesekkürle su cevabi verdi:
“Pasa Hazretleri Anadolu’ya gittikten sonra sagolsunlar komsumuz Besiktaslilar hergün kapimi çalarak – Valide Hanim bir arzunuz, bizlere bir emriniz var mi?- diye sordular. Bana Pasa Hazretleri’ni hatirlatiyorlar. Onlari çok seviyorum. iyi ki Selanik’ten dogruca buraya gelmisim. Pasa Hazretleri her zaman oldugu gibi bu defada cepheye giderken beni kulübüne emanet etti.”
Zübeyde Hanimefendi’nin iki misafirinden büyük olani Muallime sekibe Hanim’di. Esi Kurmay Albay Galatali sevket Bey tutukluydu. Zübeyde Hanim’in ikinci misafiri sekibe Hanim’in kizkardesi Muallime Adile Hanim’di. sekibe Hanim, Kandilli Kiz Lisesi’nde Biyoloji muallimesi, kardesi Adile Hanim ise Kumkapi ilkokulu’nun müdiresiydi. Adile Hanim’in esi de, Zübeyde Hanim’in çok sevdigi Yüzbasi Necati Bey idi. Bu sirada Necati Bey, Milli Mücadele için Anadolu’ya kaçmisti. Zübeyde Hanim’in gözlerinin önüne Selanik’ten kaçisi geldi. Necati Yüzbasi, Zübeyde Hanim’i lokomotifin kömürleri arasina saklayarak kista kiyamette getirmisti.

YÜZBAsI NECATi PANKOgLU Kendisi Fenerbahçe’liydi.. ATA’nin BEsiKTAsLI oldugunu ömrü boyunca anlatti

Yüzbasi Necati Pankoglu, 1911 yilinda Mülazimsani (Üstegmen) iken Trablusgrap’ta Binbasi Mustafa Kemal’in yaninda italyanlar’a karsi savas açti. Yüzbasi Necati 1915 yili subat ayi ilk günleri içinde, Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanim’i Selanik’ten kaçirarak, Akaretler caddesindeki Besiktas Kulübü’nün yanindaki eve yerlestirdigini, hayati boyunca gururla anlatti.
Fenerbahçeli olan Yüzbasi Necati Pankoglu, Komutani Mustafa Kemal’in 1904-1905 yillarinda Harbiye’de Kurmay Yüzbasi iken 1903 yilinda kurulan Besiktas Jimnastik Kulübü’nü tuttugunu ögrendi. Yüzbasi, Mustafa Kemal’in kurucularinin subay ve arkadaslari olduklari; eskrim-kiliç, gülle atma, süngü oyunlari, güres sporu yaptiklari için Besiktas Kulübü’nü tuttugunu, her gittigi yerde anlatirdi..

Fenerbahçe Baskani Dr. ismet Ulug’un da bulundugu Kulüp Baskanlari toplantisinda karar verildi: “ATATÜRK BEsiKTAsLI”

1964 yili her Pazartesi günü Türkiye Ligi’nin istanbul Kulüp Baskanlari, istanbulspor’un Misir hanindaki lokalinde toplaniyordu. Toplantiya katilan kulüp baskanlari söyleydi;
Besiktas – Hakki Yeten
Fenerbahçe – Dr. ismet Ulug
Galatasaray – Ulvi Yenal
istanbulspor – Ali Sohtorik
Vefa- Hayrullah Güvenir
Beykoz – Ziya Sönmez
Feriköy – Dr. Necati Karakaya
Kasimpasa – Mehmet Gür
Karagümrük – ibrahim Sevin
Beyogluspor – Napolyon
Dr. ismet Ulug’un ******’e silah kaçirmasi anisindan sonra, Kulüp Baskanlar’i ******’ün hangi Kulübü tuttugunu tartistilar. En güzel açiklamayi istanbulspor Kulübü ikinci Baskani Enis Pankoglu yapti; “Babam Mustafa Kemal’in yaninda cephelerde bulunmus, onun Subayi Yüzbasi Necati’dir. ******’ün annesi Zübeyde Hanim’i Selanik’ten kaçirip, getiren Yüzbasi’dir. Mustafa Kemal, Babam ile Derne Cephesi’nde ve Selanik’te bulunurken Besiktas’i tuttugunu söylemis. Babam hasta Fenerbahçeli’ydi. Yönetim Kurulu’nda idarecilik yapti. Fenerbahçe’nin bir tek maçini kaçirmazdi. Bizlere, - Çocuklar ben maçtayken aranizdan biri ölürse, kesinlikle beni çagirmayin. isinizi imam efendi halletsin – derdi. Babam Fenerbahçeli olmasina ragmen, ******’ün Besiktas’a gönülden bagli oldugunu her yerde söylerdi. Annem Adile Muallime ile teyzem sekibe Muallime Hanimlar, Mustafa Kemal Samsun’a gittikten sonra, Zübeyde Hanim’i Besiktas’taki evinde ziyaret edip, hatiri ile bir ihtiyaci olup olmadigini sormuslar. Zübeyde Hanimefendi su cevabi vermis: “Sagolsun Pasa Hazretleri’nin Kulübü Besiktas’in idarecileri, her gün gelip hatirimi sorarlar. Hepsini kendi çocuklarim gibi seviyorum. Pasa Hazretleri ne kadar iyi yapmis, beni buraya getirmis.” Bu konusmadan sonra Kulüp Baskanlari karar verdi:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
****** ve Beşiktaş arasında
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Elazığ ****** Lisesi Genclik Burda
» Besiktas JK
» BEŞİKTAŞ’IN TARİHÇESİ
» beşiktaş seyircisi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
www.Festinocafe.com :: Futbol :: Besiktas-
Buraya geçin: